TORUN HUKUK BÜROSU
Av.Yalçın TORUN
Kızılırmak Mah. 1071 Plaza
1443. Cad.NO:25/B Blok, Daire 27
Tel/Fax:0312 432 56 78
torunhukukburosu@gmail.com
Çankaya/ANKARA

 

Danıştay; telefonla yapılan çağrının ve tutulan tutanağın, disiplin soruşturması
kapsamında savunma istemi olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığına
ve Anayasa ile teminat altına alınan savunma hakkının kısıtlanması suretiyle
tesis edilen disiplin cezasının hukuka aykırı olduğuna hükmetmiştir.

 

Karar Özeti: Şırnak İli, İdil İlçesi … Köyünde geçici köy korucusu olarak görev yapan
davacının birden fazla defa göreve çağrıldığı halde ve yapılan ikazlara rağmen
göreve gelmediği, durumun düzenlenen birden fazla tutanakla tespit edildiği bu
nedenle de savunmaya çağrılmasına karşın gelmeyeceğini belirttiği; bu tutanağın
tanziminden 5 gün sonra da 26.05.2016 gününde valilik “olur”u ile davacının görevine
son verildiği somut olayda Danıştay 8.Dairesi göreve gelmeme nedeniyle, disiplin
cezası verilmesi için öncelikle ilgilinin savunması alınması gerektiğine, telefonla çağrı
ve tutanağın, disiplin soruşturması kapsamında savunma istemi olarak
değerlendirilmesinin mümkün olmadığına hükmederek aynı yöndeki Bölge İdare
Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğuna karar vermiştir.
T.C.
DANIŞTAY
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas : 2019/5867
Karar : 2020/636
Tarih : 10.02.2020
Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili : Av…
Karşı Taraf (Davalı) : Şırnak Valiliği
Vekili : Av. …
İstemin Konusu : Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin
26/03/2019 gün ve E:2018/1719, K:2019/620 sayılı kararının, temyizen incelenerek
bozulması istenilmektedir.
Yargılama Süreci :
Dava Konusu İstem:Şırnak İli, İdil İlçesi … Köyünde geçici köy korucusu olan davacı
tarafından, görevine son yerilmesine ilişkin
03.06.2016 gün ve 43 sayılı Şırnak Valiliği işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Mardin 2. İdare Mahkemesince verilen
20/04/2018 tarih ve E:2017/1182, K:2018/1344 sayılı kararda; Şırnak İl Merkezinde
terör örgütü mensuplarının yakalanması, patlayıcılarla tuzaklanmış çukurların ve
barikatların bertaraf edilmesi, halkın can ve mal güvenliğinin sağlanması maksadıyla
icra edilen operasyonlar çerçevesinde görevlendirilen davacının, birden fazla defa
göreve çağrıldığı halde ve yapılan ikazlara rağmen göreve gelmediği, durumun
düzenlenen birden fazla tutanakla tespit edildiği, bu itibarla; davacının göreve
katılmama fiilinin sübuta erdiği, öte yandan; operasyona katılmaması nedeniyle
ifadesi alınmak üzere komutanlığa çağırılmasına karşın iştirak etmediğinin
anlaşıldığı; bu durumda; davacının, sübuta eren operasyona katılmama fiili nedeniyle
görevine son verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı
gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Mahkemesi Kararının Özeti: Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava
Dairesince; Mardin 2. İdare Mahkemesi'nce verilen 20/04/2018 tarih ve E:2017/1182,
K:2018/1344 sayılı karar hukuka uygun bulunduğundan, istinaf başvurusunun
reddine karar verilmiştir.
Temyiz Edenin İddiaları: Davacı tarafından, göreve gelmediğine ilişkin tutanakların
doğruluğunun tartışmalı olduğu; savunmasının alındığı öne sürülmektedir.
Karşı Tarafın Savunması: Davalı idarece, savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Hilal Aktemur Dermancıoğlu’nun Düşüncesi: Temyiz isteminin
kabulü ile Bölge Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İnceleme ve Gerekçe:
Maddi Olay : İlçe Jandarma Komutanlığınca tutulan 20.05.2016 günlü tutanağa göre;
davacı korucunun, 20.05.2016 gününde jandarma tarafından ertesi gün yapılacak
olan arama-tarama, barikat ve patlayıcı bertarafı konusunda görev yapmak üzere
görevlendirildiği; bu görevlendirmenin davacıya muhtar ve korucubaşı aracılığı ile
bildirildiği; 21.05.2016 günlü tutanağa göre ise; telefonla aranmasına rağmen
gelmeyeceğini bildirdiği ve yine 21.05.2016 günü tutulan tutanağa göre de; davacının
bu fiili sebebiyle ifadeye çağrılmasına karşın gelmeyeceğini belirttiği; bu tutanağın
tanziminden 5 gün sonra da 26.05.2016 gününde davacının fiilinin Yönetmelik
uyarınca, görevine son verilmesini gerektirdiği belirtilerek Valilik onayına sunulduğu;
Valilikçe 03.06.2016 gününde "olur" verilerek görevine son verildiği anlaşılmaktadır.
İlgili Mevzuat: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 129. maddesinde; memurlar ve
diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst
kuruluşları mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemeyeceği
hükme bağlanmıştır. 442 Sayılı Köy Kanunu'nun Ek 18. maddesinde; geçici köy
korucuları ile korucu başlarının; görevlendirme şekilleri, göreve alınmalarında
aranacak şartlar, görevleri, uygulanacak disiplin cezaları ve görevlerine son
verilmesini gerektiren haller, disiplin amirleri, yararlanacakları giyim eşyaları ile
bunların şekli ve verilme zamanları, eğitim ve denetim usul ve esasları, sicil ve
izinleri, ilk müracaatlarında sahip olmaları gereken sağlık şartları, başka bir işte
çalışma hakları ile bu Kanunda yer alan diğer hususlara ilişkin uygulamaların Milli
Savunma Bakanlığı ve Maliye Bakanlığının görüşü üzerine içişleri Bakanlığınca
hazırlanacak ve bu maddenin yayımı tarihinden itibaren altı ay içinde Bakanlar
Kurulunca çıkarılacak bir yönetmelikle düzenleneceği hükme bağlanmıştır. Bu madde
hükmü uyarınca 09/01/2008 günlü Bakanlar Kurulu kararı ile yürürlüğe giren Geçici
Köy Korucuları Yönetmeliği'nin "Disiplin Cezaları" başlıklı 17. maddesinin 1. fıkrasının
(ç) bendinin 9. Alt bendinde; operasyonel faaliyetlerde görevli güvenlik güçlerinin bu
yönetmelikte bulunan usul ve esaslar çerçevesinde çağrılmasına rağmen göreve
katılmamak, katıldıktan sonra izinsiz terk etmek, görevden çıkarma nedenleri
arasında düzenlenmiş olup; "Disiplin cezası vermeye yetkili amirler" başlıklı 18.
maddesinde, savunma hakkı verilmeden disiplin cezası uygulanamayacağı
düzenlemesine yer verilmiştir.

Hukuki Değerlendirme:
Anılan mevzuat hükümlerinde, disiplin cezasına ilişkin usul ve esaslara yer
verilmemesine karşın, disiplin cezası verilebilmesi için, disiplin suçu teşkil eden
fiillerle ilgili olarak soruşturma yapılmasının zorunlu olduğu gibi soruşturma
yapılmasının ve disiplin cezası verilmesinin belirli usuller çerçevesinde yapılması da
zorunludur. İddia olunan fiillerle ilgili yetkili şahıslar tarafından bağımsız bir
soruşturmacı atanması, soruşturma konularım içerir soruşturma emri verilmesi, olayla
ilgili kişilerin ve olayın taraflarının ifadelerinin alınması, isnat olunan fiil ile ilgili olarak
lehe ve aleyhe başkaca delillerin araştırılması, soruşturma sonucunda elde edilen
bilgi, belge, ifade vb. delillerin rapora bağlanarak teklif getirilmek suretiyle disiplin
cezası vermeye yetkili amire veya kurula verilmesi gerektiği, ayrıca yasal süre
içerisinde sanığın savunmasının alınmasının gerekli olduğu disiplin hukukunun temel
ilkelerindendir.
Bu itibarla; davacının göreve gelmemesi nedeniyle disiplin hükümleri uygulanarak
görevine son verildiği, ancak hakkında yürütülen disiplin soruşturmasının nedeni ve
uygulanması öngörülen idari yaptırım da belirtilerek davacının savunmasının
alınmadığı anlaşılmakta olup; davacının işlemden önce Anayasa ile teminat altına
alınan savunma hakkının kısıtlanması suretiyle tesis edilen işlemde hukuka uyarlık;
esası incelenerek, davanın reddine ilişkin Mahkeme kararının istinaf isteminin
reddine dair Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Öte yandan; İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından, davacının göreve gelmediğinin
tespit edildiği aynı günde bu fiil sebebiyle ifadeye çağrılmasına rağmen gelmediği
yönünde tutanak tutulmuş ise de; bahsi geçen telefonla çağrı ve tutanağın, disiplin
soruşturması kapsamında savunma istemi olarak değerlendirilmesi mümkün
bulunmamaktadır.
Karar Sonucu:
Açıklanan nedenlerle; 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davacının
temyiz isteminin kabulüne, temyize konu Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari
Dava Dairesinin 26/03/2019 gün ve E:2018/1719, K:2019/620 sayılı kararının
bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Gaziantep Bölge İdare
Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 10.02.2020 tarihinde kesin
olarak oybirliği ile karar verildi.

Av. Yalçın TORUN

Av. Meryem KILIÇ

Av. Semih Ali GÜLER