T.C. Danıştay Başkanlığı – 12. Daire
Esas No.: ………..
Karar No.: …………
Karar tarihi: 30.01.2013
İstemin Özeti: …………İdare Mahkemesince verilen 22/03/2012 tarih ve ………… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi : …….
Düşüncesi : Kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince, dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmesine gerek görülmeyerek işin gereği düşünüldü:
Dava; …………. F1 Başmüdürlüğü Kaman F1 Merkez Müdürlüğünde dağıtıcı olarak görev yapan davacının, 399 sayılı KHK’nın değişik 44. maddesi ile 657 sayılı Kanunun 125/E-g maddesi uyarınca sözleşme feshi cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 22.12.2010 gün ve 222 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
……….İdare Mahkemesince verilen 22/03/2012 tarih ve ………….. sayılı kararla; her ne kadar davacı hakkında uyuşturucu madde ticareti yapmak şüphesi ile başlatılan kovuşturma neticesinde hakkında açılan davada beraatine karar verilmiş ise de, dosyada mevcut soruşturma raporu ile eki ifade tutanaklarının birlikte değerlendirilmesinden, uyuşturucu madde kullandığı kendi ifadesi ile de sabit olan davacının yaptığı kamu hizmetinin özelliği ve niteliği dikkate alındığında sözleşmesinin feshine ilişkin tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, İdare Mahkemesi kararının hukuk ve usule aykırı olduğunu öne sürmekte ve temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
399 sayılı KHK’nın “Disiplin Cezaları” başlıklı değişik 44. maddesinde, “Teşebbüs veya bağlı ortaklıklardaki hizmetlerin gereği gibi yürütülmesini sağlamak amacıyla sözleşmeli personelin görevleri ile ilgili kusurlu hareketleri, iş yerinde veya dışında teşebbüs ve bağlı ortaklıkla ilgili mevzuata aykırı davranışları nedeniyle kademe ilerlemesinin durdurulması hariç, verilmesi gereken disiplin cezaları ile disiplin cezası vermeye yetkili merciler ve disiplin kurulları hakkında bu Kanun Hükmünde Kararnamede hüküm bulunmayan hallerde teşebbüs veya bağlı ortaklık memurlarının tabi olduğu hükümler uygulanır. Ancak, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiiller için sözleşme ücretinden kesme cezası, aylıktan kesme cezası esaslarına göre uygulanır.”, 48. maddesinde, “Sözleşmenin feshini gerektiren disiplin cezalarının kesinleşmesi; teşebbüs veya bağlı ortaklık yönetim kurullarının kararına bağlıdır.”, 58. maddesinin 2. fıkrasında, “Sözleşmeli personele ilişkin olarak bu Kanun Hükmünde Kararnamede hüküm bulunmayan hallerde, Devlet Personel Başkanlığının görüşü alınmak kaydıyla 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili hükümleri uygulanır.” hükümlerine yer verilmiştir.
F1 personeline uygulanacak disiplin hükümlerinin de yer aldığı F1 Personel Yönetmeliği, 20.8.2006 günlü, 26265 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren F1 Personel Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik ile yürürlükten kaldırılmış, bunun üzerine aynı zamanda F1 Yönetim Kurulu üyesi olan F1 Genel Müdürü ve Genel Müdür Yardımcısı imzalı ve “Disiplin İşlemleri” konulu 27.9.2006 günlü Genelgeye göre ……… Personel Yönetmeliğinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle sözleşmeli ve kadrolu personele 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125. maddesinde yer alan disiplin cezalarının uygulanacağı belirtilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/E-g maddesinde, “Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak” Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinde, ” (1) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi, bir yıldan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Bu suçtan dolayı açılan davada mahkeme, birinci fıkraya göre hüküm vermeden önce uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi hakkında, tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine; kullanmamakla birlikte, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi hakkında, denetimli serbestlik tedbirine karar verebilir. (Ek cümle: 31/03/2011-6217 S.K 20. mad.) Bu karar, durma kararının hukuki sonuçlarını doğurur. (…)” hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, ………. Merkez Müdürlüğü’nde dağıtıcı olarak görev yapan davacı hakkında, ……….. Merkez Müdürlüğünde dağıtıcı olarak görevli olduğu sırada, aynı yerde görevli ……….Merkez Müdürü ile birlikte uyuşturucu madde kullandığı şüphesi ile ……… Cumhuriyet Başsavcılığınca haklarında yasal takibata başlanılması üzerine konuyla ilgili yapılan disiplin soruşturması sonucunda hazırlanan raporda, davacının 20.01.2009 tarihinde uyuşturucu madde kullanmaktan dolayı gözaltına alındığı, ………..Emniyet Müdürlüğünce yapılan sorgulama sonucu Haymana Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edildiği ve aynı gün Başsavcılık tarafından serbest bırakılarak görevine başladığı, uyuşturucu madde kullanmak suretiyle hizmet dışında resmi sıfatıyla bağdaşmayacak tutum ve davranışta bulunduğu ve bu konuda yapmış olduğu savunmasında da sonucu değiştirecek bir husus bulunmadığından 657 sayılı Kanunun 125/B-d maddesi uyarınca kınama cezası ile cezalandırılmasının teklif edildiği, konunun …… Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu’nda görüşülmesi sonucunda, dava konusu işlemle, davacı hakkında, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak, örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapmak suçlarından …….. 11. Ağır Ceza Mahkemesinin E:2009/133 sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonucunda, uyuşturucu madde ticareti yapmak amacıyla kurulan örgüte üye olmak suçundan beraatine, uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan adı geçen Mahkemenin görevi kapsamı dışına çıktığı için dosyanın tefrikine ve yetkili mahkemeye sevkine karar verildiği belirtilerek davacının kusuru nedeniyle sübuta eren fiillerinin karşılığı olarak 399 sayılı KHK’nın değişik 44. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/E-g maddesi kapsamında değerlendirmek suretiyle sözleşme feshi cezası ile cezalandırıldığı, anılan işlemin 399 sayılı KHK’nın 48. maddesi uyarınca F1 Yönetim Kurulunun 05.01.2011 tarih ve 3 sayılı işlemiyle onanarak kesinleşmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
…….11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 09.12.2010 tarih ve ………..sayılı kararıyla, davacının uyuşturucu madde ticareti yapmak amacıyla kurulan suç örgütüne üye olmak suçundan beraatine karar verildiği, uyuşturucu madde ticareti yapmak suçuyla ilgili olarak yapılan yargılama sonucunda ise, …….8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin ……………… sayılı kararıyla suçu sabit görülmediğinden beraatine karar verildiği görülmektedir.
Dosyada mevcut soruşturma raporu, ceza mahkemesi kararları ile diğer bilgi, belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, davacının üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapmak ve uyuşturucu madde ticareti yapmak amacıyla kurulan suç örgütüne üye olmak suçlarından dolayı beraatine karar verildiği, bunun dışında kendi ifadesiyle de sabit olduğu üzere uyuşturucu madde kullandığı, Türk Ceza Kanunu hükümleri uyarınca davacının tedaviyi gerektiren eyleminin bu haliyle 657 sayılı Kanunun 125/E-g maddesinde düzenlenmiş bulunan “Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak” suçu kapsamında değerlendirilmesine olanak bulunmadığı, bu nedenle sözleşme feshi cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 30/01/2013 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY :
Mahkeme kararının onanması gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.
Siz de fikrinizi belirtin